ANASAYFASANATSanat Akımları

Ekspresyonizm (Dışavurumculuk) Sanat Akımı

Paylaş

Ekspresyonizm yani dışavurumculuk akımı, naturalizm ve empresyonizme (izlenimcilik) karşı olarak ortaya çıkan 20. yüzyıl sanat akımlarından biridir. İzlenimcilik akımındaki doğanın olduğu gibi yansıtılması yerine insanın iç dünyasına, duygulara odaklanan düşünceyi benimsemiştir. Aslında bu akım 1400’lü yıllarda sanat eserlerine (El Greco,  Matthias Grünewald gibi ressamların eserlerinde) yansımaya başlamıştır. Ancak o dönemlerde ekspresyonizm yani dışavurumculuk terimi kullanılmamıştır. Bu yüzden sadece 20. yüzyıldaki eserlerde bu akımdan söz edilir.

Ekspresyonizm-franzmarc-bluehorses
Franz Marc – Blue Horses

Dışavurumculuk akımı, resim, müzik, heykel, mimari, edebiyat, sinema ve tiyatroya kadar birçok alanda etkili olmuştur. Bu yazımızda resim ve edebiyat daha detaylı olmak üzere tüm alanlardaki etkilerinden kısaca bahsedeceğiz. Ayrıca önemli ekspresyonizm temsilcileri kimlerdir, hangi alanlarda etkili omuşlardır bu konulara da yer vereceğiz. Öncelikle ekspresyonizm akımı özellikleri nelerdir onları ele alalım;

Ekspresyonizm (Dışavurumculuk) Özellikleri

  • İzlenim değil duygular ön plandadır.
  • Sanatçı, doğayı göründüğü gibi değil duygularıyla harmanlayarak resmeder.
  • Kesin kuralları reddeder, yenilikçidir.
  • Bu akıma göre sanatın amacı iç gözlemdir.
  • İnsanların iç dünyasını yansıtmayı amaçlar.

Ekspresyonizm Temsilcileri 

Dışavurumculuk akımının temsilcilerini farklı sanat dallarına göre ayıralım;

Resim:  Edvard Munch, Vincent Van Gogh, Franz Marc, Ernst Ludwig Kirchner, James Ensor ve Oscar Kokoschka sayılabilir. 

Mimari:  Bauhaus okulunun kurucusu Gropius, mimaride ekspresyonizmin erken döneminin temsilcisi olarak kabul edilir. Diğer önemli empresyonist sanatçılar Bruno Taut, Erich Mendelsohn ve Hans Poelzig olarak sıralanabilir.

Heykel: Ernst Barlach, Max Beckmann

Edebiyat: Franz Kafka, Thomas Stearns Eliot, James Joyce

Tiyatro: Oskar Kokoschka, Georg Kaiser, Ernst Toller, Reinhard Sorge, Walter Hasenclever, Hans Henny Jahnn ve Arnolt Bronnen

Müzik: Arnold Schönberg, Anton Webern, Alban Berg

Film:  Robert Weine’nin Dr. Caligari’nin Muayenehanesi  filmi. Paul Wegener ve Carl Boese’nin “Der Golem, wie er in die Welt kam” filmi ve F.W.Murnau’nun Bir Dehşet Senfonisi filmi.

Resim Sanatında Dışavurumculuk Etkisi

Resimlerde dışavurumculuk akımının etkisi çok belirgindir. Çünkü bu eserlerde abartılı renkler ve bozuk çizgiler hakimdir. Hepimizin bildiği Edvard Munch’un Çığlık adlı tablosu, ekspresyonist eserlere verilebilecek en güzel örnektir. Bu tarz eserlerde keskin çizgiler ve kırmızı tonları öfkeyi, dairesel çizgiler ve mavi tonları ise sakinliği vurgular. 

Edvard Munch, Çığlık, 1893
Edvard Munch, Çığlık, 1893

Ekspresyonizmin ortaya çıkışında fotoğraf makinesinin Avrupa’daa yaygınlaşması da etkili olmuştur. İzlenimcilik akımındaki gibi her şeyi olduğu gibi resmetmeye olan ilgi azalmıştır. 

Dışavurumculuk akımında iki önemli hareket vardır;

Die Brücke Hareketi: 1900’lü yıllarda kendilerine Die Brücke (Köprü) adını veren Alman sanatçı grubu, Edward Munch ve Van Gogh’tan etkiler taşıyan eserler ortaya koydular. Eserlerde çoğunlukla, ölüm, sepresyon, korku, karşı çıkış gibi konuları işlediler. 

Der Blaue Reiter (MaviSüvari) Hareketi:

Die Brücke grubu dağıldıktan sonra Mavi Süvari hareketi etkili olmuştur.  Bu grupta Franz Marc ve Vasily Kandinskiy gibi ünlü ressamlar yer alır. Eserlerinde parlak renkler kullanan sanatçılar, genellikle üçgen ve dikdörtgen gibi geometrik şekiller kullanmışlardır.

Edebiyatta Dışavurumculuk Etkisi

Fantastik ve korku türünde eserlerde dışavurumculuk etkisini görmek mümkündür. Franz Kafka’nın Dava, Şato, Amerika, Taşrada Düğün Hazırlıkları, Dönüşüm gibi eserlerini örnek verebiliriz. Ayrıca James Joyce’nin Ulysses, Dublinliler, Sürgünler gibi eserleri sıralanabilir. Şiir türünde T.S. Eliot’un İşsiz şiirini örnek verebiliriz.

Paylaş

Yazar

(Visited 3.422 times, 1 visits today)

Ipek Can

Sanat, sonsuz bir zenginliğe sahip. Sanat dalları, köklerinden yükselen ağaçların oluşturduğu bir orman gibi. Her bir sanat dalı kendi içinde çok sayıda parçalara ayrılıyor. Bu düşünceyle yola çıktığım sanat ormanı serüvenimde kendi merak ettiklerimi araştırıp yazarken sizlerle de paylaşacağım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir